III. Borç ödemeden aciz
III. Borç ödemeden aciz
Madde 952 - Alacaklı, borçlunun ödemeden acze düşmesi hâlinde, alacağı muaccel olmasa bile, hapis hakkını kullanabilir.
Borç ödemeden aciz, taşınırın tesliminden sonra meydana gelmiş veya daha önce meydana gelmiş olmakla beraber alacaklı bu durumu teslimden sonra öğrenmiş ise; o şeyin belli bir yönde kullanılacağı konusunda alacaklı tarafından yüklenilmiş bir yükümlülük veya borçlunun teslim sırasında ya da daha önce verdiği talimatla bağdaşmasa bile, alacaklı hapis hakkını kullanabilir.
I-) Türk Kanunu Medenîsi:
III. Borcunu ödemekten aciz halinde
Madde 866
Borçlu; borcunu ödemekten âciz olduğu halde alacaklı henüz alacağı muaccel olmasa bile onun temini için hapis hakkını kullanabilir. Borcunu ödemekten aciz keyfiyeti eşyanın tesliminden sonra tahakkuk eder veya alacaklının ıttılaına vasıl olursa alacaklı o eşyanın muayyen bir surette kullanılmasına dair önceden bir borç iltizam etmiş veya borçlunun bu bapta verilmiş bir talimatı bulunmuş olsa bile hapis hakkını kullanabilir.
II-) Madde Gerekçesi:
Yürürlükteki Kanunun 866 ncı maddesini karşılamaktadır.
Maddeyle borçlunun ödemeden acze düşmesi hâlinde, hapis hakkının doğumu için öngörülen muacceliyet koşuluna ve tarafların hapis hakkını ortadan kaldıracak işlemlerine karşı ayrık durumlar getirilmektedir.
III-) Kaynak İsviçre Medenî Kanunu:
1-) ZGB:
III. Bei Zahlungsunfähigkeit
Art. 897
1 Bei Zahlungsunfähigkeit des Schuldners hat der Gläubiger das Retentionsrecht auch dann, wenn seine Forderung nicht fällig ist.
2 Ist die Zahlungsunfähigkeit erst nach der Übergabe der Sache eingetreten oder dem Gläubiger bekannt geworden, so kann dieser die Retention auch dann ausüben, wenn ihr eine von ihm vorher übernommene Verpflichtung oder eine besondere Vorschrift des Schuldners entgegensteht.
2-) CCS:
III. En cas d’insolvabilité
Art. 897
1 Lorsque le débiteur est insolvable, le créancier peut exercer son droit de rétention même pour la garantie d’une créance non exigible.
2 Si l’insolvabilité ne s’est produite ou n’est parvenue à la connaissance du créancier que postérieurement à la remise de la chose, il peut encore exercer son droit de rétention, nonobstant les instructions données par le débiteur ou l’obligation qu’il aurait lui-même assumée auparavant de faire de la chose un usage déterminé.