II. Kira bedelleri
II. Kira bedelleri
Madde 863 - Kiraya verilmiş taşınmaz üzerindeki rehnin kapsamına, borçluya karşı rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlanmasından veya borçlunun iflâsının ilânından başlayarak rehnin paraya çevrilmesi anına kadar işleyen kira bedelleri de girer.
Rehin hakkı, kiracılara karşı ancak cebrî icra yoluyla takibin kendilerine bildirilmesi veya iflâs kararının ilânından sonra ileri sürülebilir.
Rehinli taşınmaz malikinin henüz muaccel olmamış kira bedelleri üzerinde yaptığı hukukî işlemler ile diğer alacaklılar tarafından koydurulan hacizler, kira alacaklarının muaccel olmalarından önce rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlamış olan rehinli alacaklılara karşı geçerli değildir.
I-) Yargı Kararları:
1-) Y. 19. HD, T: 05.05.2005, E: 2004/11789, K: 2005/5158:
“… Davacı vekili, müvekkili banka tarafından EGS Yatırım Ortaklığı A.Ş. aleyhine 27.9.2002 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğini, kira bedellerinin ipotekli takip dosyasına yatırılması için 6.1.2003 tarihinde kiracılara muhtıralar çıkarıldığını, Migros A.Ş. ve Eron Holding A.Ş.nin kira bedelini icra dosyasına yatırdığını, yatırılan paranın 10.2.2003 tarihli sıra cetveli ile Turkuaz A.Ş.’ne ödenmesine karar verildiğini, sıra cetvelinin İİK.nun 150/b maddesine aykırı olduğunu, Turkuaz A.Ş.’nin haczinin ipotekli alacaklıya karşı önceliği bulunmadığını ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kiracıya bildirimden sonra muaccel hale gelen kira alacağı yönünden ipotekli alacaklının talepte bulunabileceğini belirterek şikayetin reddini istemiştir.
İcra Mahkemesince ipotekli takibin başladığı tarihten sonra konulan hacizlerin ipotekli alacaklıya karşı önceliği bulunmadığı gerekçeleriyle sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle kiraya verilmiş taşınmaz üzerindeki ipoteğin kapsamına, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlanmasından ipotekli taşınmazın paraya çevrilmesi anına kadar izleyen kira bedellerinin de M.K.nun 863. maddesi uyarınca geçerli bulunmasına, bu dönemdeki kira alacağına konulan haczin ipotekli alacaklıya karşı önceliği olmamasına göre …
Davalı vekilin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366. maddesi uyarınca onanmasına, ... karar verildi”
2-) Y. 4. HD, T: 17.06.2004, E: 2004/6847, K: 2004/7974:
“... Davacı, ipotek borçlusu hakkında başlattığı icra takibi sırasında, üzerinde ipotek bulunan taşınmaza ait kira paralarının icra dosyasına yatırılması istemine, davalıların hukuka aykırı olarak düzenledikleri kira sözleşmesi ile engel olduklarını belirterek kira parası tutarının davalılardan alınması isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, dava konusu edilen kira parasının icra takibinden önce taşınmazı ipotek ile yükümlü olarak satın alan davalıya ödendiği iddiasının Medenî Yasa’nın 863 (778) ve İcra ve İflas Yasası’nın 132. maddeleri gereğince icra tetkik merci hakimliğinde çözümleneceği benimsenerek mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya arasında bulunan bilgi ve belgelerden; davacıya borçlu bulunan dava dışı Bereket Beton İnşaat Madencilik Gıda ve Turizm Sanayi ve Ticaret Limitet Şirketi’nin borcuna karşılık dava dışı Önder Özgen’in taşınmazı üzerine davacı lehine ipotek kurulduğu, o taşınmazı davalılardan Elmas Buş’un ipotekle yükümlü olarak satın aldığı, davacının finansal kira sözleşmesine dayanarak yukarıda adı geçen gerçek ve tüzel kişiler hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlattığı ve icra müdürlüğü tarafından taşınmazda kiracı olarak bulunan diğer davalı Zuhal Güler’e kira paralarını icra takip dosyasına yatırması için muhtıra tebliğ edildiği, davalı Zuhal Güler’in adi yazılı kira sözleşmesi sunarak taşınmazı Elmas Buş’tan 5 yıllığına kiraladığını ve kira parasını peşin ödediğini ileri sürdüğü, ipotekli bir taşınmazın 5 yıllık kira parası peşin ödenerek kiralanmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını ileri süren davacının eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ipotekle yüklü taşınmazı satın alan davalı ile aynı taşınmazı 5 yıllık kira parasını peşin ödeyerek kiraladığını ileri süren diğer davalı arasında düzenlenmiş bulunan kira sözleşmesinin geçerli olup olmadığıdır. Böyle bir uyuşmazlık, genel hükümler uyarınca yapılacak yargılamada toplanacak delillerin değerlendirilmesi sonucu varılacak yargıya göre çözümlenebilir. Dosyadaki belgelere göre bir yargıya varacak olan dar yetkili icra tetkik mercii hâkimliğinden böyle bir uyuşmazlığın çözümü beklenemez.
Yerel mahkemece, işin esası incelenerek varılacak sonuca uygun bir hüküm kurulması gerekirken, yerinde bulunmayan yazılı gerekçeyle, mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.”
II-) Türk Kanunu Medenîsi:
II. Kiralar
Madde 778
Kiraya verilmiş bir gayrimenkulü takyit eden rehin, merhunun nakde tahvili için alacaklı tarafından başlayan takibattan veya borçlunun iflâsına hükümden nakde tahvil zamanına kadar geçen müddete ait kiraları da şâmil olur. Bu hak, kiracıya karşı ancak takibatın kendisine tebliğinden veya iflâsın ilânından sonra dermeyan olunabilir.
Vadesi hülul etmeyen kiraya müteallik olarak malik tarafından icra olunan hukuki tasarruflar veya bu kiralar üzerine başka alacaklılar tarafından konulan hacizler, kiranın muacceliyet kesbetmesinden evvel, rehnin nakde tahvili için takibatta bulunan alacaklı hakkında muteber değildir.
III-) Madde Gerekçesi:
Yürürlükteki Kanunun 778 inci maddesini karşılamaktadır.
Yürürlükteki metnin birinci fıkrasındaki “merhunun nakde tahvili için alacaklı tarafından başlayan takibattan ve borçlunun iflâsına hükümden” ifadesi yerine “borçluya karşı rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlanmasından veya borçlunun iflâsının ilânından başlayarak” ifadesi kullanılmak suretiyle madde, İcra ve İflâs Kanunu hükümleriyle uyumlu hâle getirilmiştir. Madde, İsviçre Medenî Kanununun 806 ncı maddesine uygun olarak üç fıkra hâlinde düzenlenmiştir. Hüküm değişikliği yoktur.
IV-) Kaynak İsviçre Medenî Kanunu:
1-) ZGB:
II. Miet- und Pachtzinse
Art. 806
1 Ist das verpfändete Grundstück vermietet oder verpachtet, so erstreckt sich die Pfandhaft auch auf die Miet- oder Pachtzinsforderungen, die seit Anhebung der Betreibung auf Verwertung des Grundpfandes oder seit der Eröffnung des Konkurses über den Schuldner bis zur Verwertung auflaufen.
2 Den Zinsschuldnern gegenüber ist diese Pfandhaft erst wirksam, nachdem ihnen von der Betreibung Mitteilung gemacht oder der Konkurs veröffentlicht worden ist.
3 Rechtsgeschäfte des Grundeigentümers über noch nicht verfallene Miet- oder Pachtzinsforderungen sowie die Pfändung durch andere Gläubiger sind gegenüber einem Grundpfandgläubiger, der vor der Fälligkeit der Zinsforderung Betreibung auf Verwertung des Unterpfandes angehoben hat, nicht wirksam.
2-) CCS:
II. Loyers et fermages
Art. 806
1 Le gage grevant un immeuble donné à bail comprend également les loyers ou fermages qui ont couru, depuis la poursuite en réalisation de gage commencée par le créancier ou la déclaration de faillite du débiteur, jusqu’au moment de la réalisation.
2 Ce droit n’est opposable aux locataires et fermiers qu’après la notification à eux faite de la poursuite ou après la publication de la faillite.
3 Les actes juridiques du propriétaire relativement à des loyers ou des fermages non échus, ou la saisie de ces prestations par d’autres créanciers, ne sont pas opposables au créancier qui a poursuivi en réalisation de son gage avant l’époque où loyers et fermages sont devenus exigibles.